34,3869$% 0.47
36,8522€% -0.6
44,4374£% -0.14
2.968,04%-0,25
4.977,00%-0,14
2617256฿%-0.96215
01 Kasım 2024 Cuma
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkent Millet Bahçesi’nde partisinin ‘Büyük Ankara Mitingi’nde konuştu. Erdoğan, konuşmasının başında Rusya’nın başkenti Moskova’da yaşanan terör saldırısına değindi. Erdoğan, “Dün, Moskova’da bir konser salonuna yönelik gerçekleştirilen terör saldırısı dolayısıyla ülkem ve milletim adına Rusya hükümetine taziyelerimizi iletiyoruz. Masum sivilleri hedef alan bu menfur terör saldırısını şiddet kınıyoruz. Terör kimden gelirse gelsin faili kim olursa olsun kabul edilemez. Terörün kanlı ve kalleş yüzünü çok iyi bilen bir ülke olarak Rus halkının acısını milletçe, devletçe paylaşıyoruz. İnsanlığın ortak düşmanı olan teröre karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
“MEYDANDA 200 BİN KİŞİ VAR”
Erdoğan, emniyetten aldığı rakama göre meydanda 200 bin kişi olduğunu söyleyerek, “Maşallah. Demek ki 31 Mart‘ta bu katılım Ankara’da her şeyi değiştirecek. Buna hazır mıyız? Öncelikle Ankara’ya ve Ankaralılara 14-28 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı’na verdikleri samimi destek için teşekkür ediyorum. Milletvekillinde yüzde 47, Cumhurbaşkanlığı‘nda yüzde 49’luk oy oranlarıyla milli irade bayrağını başkentin burcuna bir kez daha diktiniz. Esasen bizim Ankara’yla aramızdaki gönül bağına baktığımızda bu oranların çok daha ilerisinde olduğunu görüyoruz. İnşallah 31 Mart‘ta Ankara’yla aramızdaki muhabbetin derinliğine uygun bir sonuçla bunu telafi edeceğiz. Başkentimize de böylesi yakışır. Ankara’nın milli mücadelenin ardından başkent olması, öyle birilerinin iddia ettiği gibi tesadüf eseri değildir. Tarihinin her döneminde Ankara şehir kimliğini muhafaza etmiş bir yerdir. ‘Ankara bir bozkır kasabasıydı’ diyerek bu şehri küçümseyenler onun gerisindeki parıltılı geçmişten habersizdir. Devlet kuracak organizasyon kabiliyetine ulaşan Ankara ahilerinin mücadelesi bile tek başına bu şehri tarihte seçkin bir yere taşımaya yeter” diye konuştu.
Erdoğan, Ankara’nın sadece devletin merkezi sıfatıyla sahip olduğu kamu gücünden ibaret olmadığına dikkat çekerek, şöyle konuştu:
“Ankara sanayisiyle, ticaretiyle, tarımıyla, kültür ve sanatıyla en önemlisi insanıyla ülkemizin parlayan yıldızıdır. Bugün burada Başkent Millet Bahçesi’nde bir araya gelen sizler sadece Ankara’ya, sadece ülkemize değil, tüm dünyaya mesaj veriyorsunuz. Şimdi burayı, bu millet bahçesini kim yaptı? Murat Kurum kardeşimiz bakanken o yaptı. Şimdi Murat Kurum nerede? İstanbul’da. Şimdi İstanbul’u kazanmak Murat kardeşimize yakışır. Keçiören’de Turgut Altınok kardeşimiz birçok eserleriyle oraya damgasını vurdu. En son malum kulenin açılışını yaptık. Bir asır önce düşman Ankara’nın kapısına kadar dayanmıştı. Top seslerinin Ulus’taki meclisten duyulduğu o zor günlerde ortaya konan güçlü iradenin yankıları hala sürüyor. Aynı irade 15 Temmuz gecesi darbecileri sokaklara, meydanlara çıktıklarına pişman eden ruhun adıdır. Bu ruh hem milli mücadeleyi zafere ulaştırdı, hem Cumhuriyetimizi kurdu, hem tüm demokrasi ve kalkınma atılımlarımıza ilham oldu. Çok partili siyasi hayata geçtiğimizden beri demokrasimizin başına kara bulutlar her toplandığında baharı önce neresi başlattı; Ankara başlattı. Ülkenin her karışını ilmik ilmik ördüğümüz yatırımlarımızın hazırlıklarını Ankara’da yaptık. Milletimizin her bir ferdinin hayatına dokunan hak ve özgürlük reformlarımızı burada gerçekleştirdik. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına atıfla hazırladığımız 2023 hedeflerimizi Ankara’yla birlikte fiiliyata geçirdik. Şimdi burada, bu meydanda, aynı hissiyatı, aynı heyecanı ben şu katılımla aynı azmi görüyorum.”
“5 YIL BOŞUNA GEÇTİ”
Erdoğan, Ankara’nın Türkiye Yüzyılının inşasına hazır olduğunu belirterek, “Türkiye Yüzyılıyla ülkemizi dünyanın devler ligine yükseltme mücadelemizde bizimle yol yürüyeceğinize inanıyorum. Ankara yanımızda olduğu müddetçe yedi düvel karşımıza çıksa evelallah yıkar geçeriz. Ankara’yı bilmek, Ankara‘yı anlamak, Ankara‘yı sevmek elbette önemli; ama asıl mühim olan Ankara‘yı tüm vasıflarına uygun eser ve hizmetlerle donatmaktır. Şurada mevcut Ankara Belediye Başkanı şu 5 yılda Allah aşkına ne yaptı ya? Yollarımızın hali ortada; çöp, çukur, çamur. Bu, CHP’nin pratiğidir. Bundan başkasını bunlar yapamaz. İstanbul’da da öyleydi. Çöp, çukur, çamur. Onlardan devraldım. Ankara da öyle; çöp, çamur, çukur. Bunlardan artık kurtulalım. 5 yıl boşuna geçti. Onun için 31 Mart çok önemli. Ankara’yı başkent sıfatına uygun hizmet veremeyenlerden kurtarmanın vakti çoktan gelmiştir. Buna hazır mıyız? Öyleyse 31 Mart akşamı bu işin hakkını verelim. Burası hiçbir şey yapmayarak, üstüne bir de bununla övünerek idare edilebilecek bir şey değildir. Bunca yılın Ankaralısı olarak, şehrin nereden nereye geldiğini de nerede durduğunu ve hatta gerilediğini de bizzat görüyoruz, biliyoruz” diye konuştu.
“NEDİR BU YAVAŞLARDAN ÇEKTİĞİMİZ”
Erdoğan, Ankara’nın daha fazla yavaşlamayı ve daha fazla ataleti kaldıramayacağını ifade ederek, “Nedir bu yavaşlardan çektiğimiz ya? Ankara’yı içine düştüğü bu sıkışmışlık, çaresizlik, dayatma halinden bir an önce kurtarmak gerekiyor. Ulaşımda çektiğimiz sıkıntı hepinizin malumu. Trafikte çektiğimiz sıkıntı hepinizin malumu. Öyleyse şu 9 gün sonra bu işin hakkını verelim. Sandıkları patlatalım. Turgut Altınok kardeşimizle büyükşehirde, diğer adaylarımızla ilçelerde; bu şehirde eser ve hizmet çağını çok daha güçlü bir şekilde yeniden başlatmak istiyoruz. Kimsenin şahsıyla alıp veremediğimiz yok. Bizim tek derdimiz bin yıllık kadim yurdumuzu ve başkentimizi hak ettiği yatırımlarla buluşturmaktır. Cumhurbaşkanınız olarak ve tüm grup, bakanlıklar, hep beraber biz zaten üzerimize düşeni fazlasıyla yapıyoruz, yapacağız. Yerel yönetimlerle el ele vererek inşallah 1 Nisan’dan itibaren çok daha farklı bir hizmeti ortaya koyacağız” dedi.
“ANKARA HERKESİN HAYRANLIK DUYACAĞI BİR ŞEHİR OLMALIDIR”
Erdoğan, metrolardan otoyollara, millet bahçelerinden kentsel dönüşüm projelerine kadar pek çok eseri hizmete açtıklarını ifade ederek şöyle konuştu:
“Bu işin mahalli idareler ayağını da sağlam tutalım ki verdiğimiz emek, tahsis ettiğimiz kaynak boşa gitmesin. Ankara‘yı taşlarına, dar sokaklarına bakıp gözyaşlarımızı silerek başkent yapmış olabiliriz; ama Ankara‘yı aynı standarda mahkum etmeye çalışanların vizyonsuzluğuna rıza göstermek zorunda değiliz. Nüfusu pek çok ülkeden fazla Ankara’mız her şeyin en iyisine, en güzeline, en modernine layıktır. Biz Ankara‘yı altyapısıyla, üstyapısıyla, şehir içindeki ve kırsaldaki mahalleleri ile Türkiye Yüzyılına hazırlamayı vadediyoruz. Başkentimizi içinde oturanların ve çalışanlarının huzurla ‘işte benim şehrim’ diyeceği konuma getirmek arzusundayız. Sadece bu değil; Ankara, buraya gelen ve gören herkesin hayranlık duyacağı bir şehir olmalıdır. Bu potansiyele de ziyadesiyle sahiptir. Caddeleriyle, parklarıyla, alt yapısıyla hep birlikte gurur duyacağımız bir Ankara’nın peşindeyiz. Çok mu şey istiyoruz; hayır. Hepsi mümkün. Bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı Türkiye’ye yakışır bir başkent için 31 Mart’ta, her şey ayağımıza geliyor. Ramazan’ın bayramı gelmeden 31 Mart’ı milli irade bayramı haline getirecek Ankara budur.”
“TÜRKİYE ALEYHİNDE ÇALIŞANLAR VAR”
Erdoğan, demokrasi ve kalkınma yolculuğunun hem uzun, hem de meşakkatli olduğunu söyleyerek, “Ülkemiz bu bakımdan talihsiz kesintiler yaşamıştır. Cumhuriyet dönemi boyunca kaybettiğimiz hazine değerindeki yılların telafisi ancak son 21 yılda mümkün olabildi. Ankara bu süreçlerin en yakın şahididir. Ülkemizi büyütmek ve güçlendirmek, milletimizin hak ve özgürlüklerini genişletmek, insanımızın refahını artırmak için attığımız her adımda gizli, açık engellemelerle karşılaştık. Bunların bir kısmını dal budak salmadan bertaraf ettik, bir kısmının üstesinden bedel ödeyerek geldik. Emperyalistlerin ülkemizi dizleri üzerine çökerterek kendilerine tabi kılmak için sahneledikleri oyunlara maalesef içeriden destek veren figüranlar da çıktı. Bu aparatlar kimi zaman vesayet, kimi zaman terör örgütü, kimi zaman darbeci, kimi zaman siyasi, sosyal veya ekonomik tetikçi kisvesiyle arzıendam etti. Ülkemizin demokrasi ve kalkınma hamlelerine çelme takanların çoğu işte aynı hissiyatı taşıyor. En azından kağıt üzerinde bu ülkenin siyasetçisi, sivil toplum temsilcisi, medya mensubu, sosyal medya kullanıcısı olduğu halde gece gündüz Türkiye aleyhinde çalışanlar var. Kimi zaman öfkelendiğimiz bu tiplerle uğraşmak bizi bir hayli yorsa da yolumuzdan alıkoymadı” dedi.
“KİRLİ BİR PAZARLIĞA GİRİŞTİLER”
Erdoğan, en çok ana muhalefet partisi CHP’nin takındığı tutumun endişe verici olduğunu söyleyerek, “Bu partinin tek parti faşizmi döneminde işlediği ve milletimizin kalbinde yaralar açan günahlarını bir kenara koyuyorum. Sadece son 21 yılda bu parti bir dönem vesayetin sözcülüğünü yürüttü. Bu parti, bir dönem FETÖ ihanet çetesinin taşeronluğunu üstlendi. Bu parti, bir dönem PKK’nın ve Suriye’deki uzantılarının savunuculuğuna soyundu. Bu parti, her dönem Amerika’nın, Avrupa’nın, Türkiye husumetiyle maruf uluslararası kuruluşların sesi oldu. Geçtiğimiz mayıs ayındaki seçimlerde kurulan tuhaf ittifakı hatırlıyorsunuz; 6’lı masa. Altında da ne vardı? DEM. Ne oldu? Hepsi dağıldı mı? Bu 6’lı masadan parlamentoya giren var mı? Bu dersi kim verdi? Siz verdiniz. Benim milletim istemezse hiçbir şey olmaz. Birbirlerini yolda görse selam vermeyecek olanları, cumhurbaşkanı yardımcılığı vaadiyle, milletvekili kontenjanı dağıtarak güya aynı masa etrafında bir araya getirdiler. Bay bay Kemal ne oldu? Ama Ankara’da bir apartman dairesi bulmuş. Şimdi orada kalıyormuş. Bunların hepsinin akıbeti aynı olacak. Ülke ve millet hayrına herhangi bir ortak fayda olmadığı için seçim bitince ne oldu, hepsi de darmadağın oldu. Halbuki Cumhur İttifakı dimdik ayakta. Yoluna devam ediyor. CHP geçen seçimlerde o zamanki ismiyle HDP ile gizli saklı iş birliği yapmıştı. Bu seçimlerde yine utana sıkıla adını koymadıkları; ama altta belediye başkanlıklarını, belediye meclis üyeliklerini, belediye bürokrasisini paylaştıkları kirli bir pazarlığa giriştiler” diye konuştu.
“MATRUŞKA İTTİFAKI”
Erdoğan, CHP ve DEM Parti’nin gizliden bir iş birliği yaptığını söyleyerek şöyle konuştu:
“Ortada kapağını kaldırdıkça sürekli yeni şeyler çıkan bir matruşka ittifakı var. Ve bundan seçmenin haberi yok. Onlar da ne olup bittiğini anlamaya çalışıyor. DEM’e oy veren vatandaşlarımız da CHP’ye gönül veren vatandaşlarımız da bu karanlık ve kirli ilişkiyi içlerine sindiremiyor. Bir varmış bir yokmuş muamelesi yapılan bu ittifaktan toplumumuzun her kesimi gibi bu partilere oy veren vatandaşlarımız da rahatsız. Ortaya bir de deste deste dolarlar, avrolar çıktı. Şimdi mahkemelerde hesap veriyorlar. CHP’den hiçbir Allah’ın kulu çıkıp da para kulelerinin doğru dürüst izahını yapamadı. Mesela banka uygulamasıyla 30 saniyede yapabilecekleri basit işlem için neden kendilerine bu kadar eziyet ettiklerinin cevabını veremediler. Öyle ya birine para gönderecekseniz; internet bankacılığı duruyorken, valize, çantaya ve bunları taşımak için 6-7 kişiye ne gerek var? Son derece makul bu soruları cevaplamak yerine suçu Ak Pari’ye yüklemeye kalktılar. Parayı getiren CHP belediyesinin bürokratı, parayı toplayan CHP belediye başkanlığı müdürü, parayı aldığı söylenen kişinin beyan ettiği rakamlarla ortadaki meblağın ilgisi yok. Ama suçlu AK Parti. Türk siyaseti çok yüzsüzlük, çok utanmazlık gördü; fakat böylesi ile ilk defa karşılaşıyoruz. Genel başkanları darbe çığırtkanlığı yapıyor. Adaylarının biri kirli ilişkileri, kibri ve yalanlarıyla ortada geziyor. Bir diğeri terör örgütünü övüyor. Bir başkası millete hakaret ediyor. Ötekisi tembelliğine methiye düzer. Böyle ana muhalefet partisi olur mu ya? Bu partiye umut bağlayanlara yazık değil mi? Geçmişleri ne olursa olsun CHP amblemi altında seçime girenler kendilerini tüm bunların vebalinden kurtarabilir mi? Milletimiz 31 Mart‘ta CHP’ye de demlendiği ortaklarına da kazanmak değil, sadece AK Parti ve Cumhur İttifakı’na kaybettirmek için ortada dolananlara da hak ettikleri cevabı sandıkta verecektir.
“7 İSTASYONLU METRO HATTINI YATIRIM PROGRAMINA ALDIK”
Toplam 7 istasyonlu Keçiören Kuyubaşı-Esenboğa Havalimanı-Yıldırım Beyazıt Üniversitesi metro hattını yatırım programına aldık, yakında ihalesine çıkacağız. Ankara YHT Garı-Etlik Şehir Hastanesi-Ovacık metro hattının etüt projesini hazırlamaya başlıyoruz. Sincan-Çayyolu metrosunu birleştirmeyi planlıyoruz.
Sen belediye başkanı olarak ne yaptın? Çöp, çukur, çamur…
Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarımızı ben sizlere emanet ediyorum. Belediye başkan adaylarımıza sahip çıkmaya var mıyız? Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.