35,3522$% 0
36,6352€% 0.08
44,1834£% 0.12
3.010,08%-0,03
4.951,00%-0,04
3414617฿%-5.06104
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Kabine Toplantısı sonrası önemli açıklamalarda bulundu.
Erdoğan’ın konuşmasının öne çıkan başlıkları şöyle sıralandı:
Bölgesel gelişmeler açısından sıkıntılı bir yılı geride bıraktık ve 2025 yılına umut dolu bir başlangıç yaptık. Son 15 aydır zor günler geçiren Gazzeli kardeşlerimiz için 2025’in barış yılı olması yönündeki dileklerimi iletmek istiyorum.
İsrail üzerinde daha fazla uluslararası baskının oluşturulması amacıyla diplomatik girişimlerimizi artırmaya devam edeceğiz. 1 Ocak sabahı “Bir Güneş Doğuyor” sloganıyla bir araya gelen tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Yarım milyon insan, Gazze’nin yalnız olmadığını İstanbul’dan dünyaya duyurmuştur.
Bu sivil toplum etkinliğinden bazı kişilerin rahatsızlık duyması dikkat çekiyor. Tepki gösterenlerin insanlıktan nasiplenmediği aşikar. Türkiye’nin mazlum taraflarla dayanışma içerisinde olması, zalimlerin rahatsız olmasına sebep olmaktadır. 61 yıllık Baas zulmü ve 13 yıllık katliamla dolu Suriye’de elde edilen direnç ve sabır, Filistin’de de adalet güneşinin zulmü aydınlatacağını gösteriyor.
2002 yılından bu yana iktidar olarak eser ve hizmet odaklı bir siyaset uyguluyoruz. Kalıcı kazanımlar elde etmeye odaklandık. Hem siyasette hem de devlet yönetiminde insan ve hizmet odaklı bir anlayış benimsiyoruz. 2024 yılı mal ihracatımız, 2023 yılına kıyasla yüzde 2,5 oranında artış göstermiştir.
Hizmet ihracatında 110 milyar dolarlık hedefine ulaştık. Gelecek sene için ise bunu 390 milyar dolara yükseltiyoruz. İhracatçılarımızla birlikte çalışacak ve onlardan daha fazla çaba gösterecek olmalarını bekliyoruz.
Enflasyon ve istihdamda oldukça iyi bir noktaya geldik. TÜİK verileri bunu doğrulamaktadır. Aralık ayında enflasyon aylık bazda yüzde 1,03 olarak gerçekleşti. Yıllık enflasyon ise 2023 yılına göre 24 puan zirve seviyesinden 31 puan gerilemiştir. Düşüş 2025’te daha da hızlanacaktır.
Para politikasının enflasyona olan etkisi zamanla daha belirgin hale gelecektir. Maliye politikası, enflasyonla mücadeleye güçlü bir destek sağlayacak. Bütçe imkanlarımız doğrultusunda yönetilen fiyatları enflasyon hedefleri ile uyumlu bir şekilde belirleyeceğiz.
Dezenflasyonu yalnızca talep yönlü politikalarla değil, gıda, konut, enerji gibi birçok alanda arz yönlü tedbirlerle de destekleyeceğiz. Özellikle konut fiyatları ve kiralar, hayat pahalılığının başlıca sorunları arasında yer almakta. 6 Şubat depremleri sonrası artan konut talebi de bu durumu etkilemiştir. Belirli alanlarda yalnızca dönemsel etkilerle açıklanamayacak aşırı kâr hırsıyla mücadele ediyoruz.
Enerji, yakıt, döviz kuru ve işçilik maliyetlerindeki artış, ürün ve hizmet fiyatları arasındaki dengeyi bozma noktasına gelmiştir. İşçilik maliyetlerindeki artış ve buna yansıyan fiyat farklılıkları arasındaki uçurum giderek büyümektedir.
Asgari ücretteki artışla birlikte maliyetler belki 2-3 birim artabilirken, bazı firmaların fiyatlara 5 veya 10 birim zam yapabildiği görülmektedir. Bu tür artışların aç gözlülük ve vicdansızlıktan kaynaklandığı açıktır. Dürüst ve vicdanlı işletmelerimiz bu eleştirilerden muaf tutulmalıdır.
Fırsatçılığa karşı devlet gerekli adımları atma sorumluluğundadır. Geçtiğimiz yıl yapılan denetimlerde, fahiş fiyat uygulayan 224 bin firmaya yaklaşık 5 milyar lira ceza kesilmiştir. 1555 gerçek ve tüzel kişiye toplam 366 milyon lira ceza uygulanmıştır. Vatandaşlarımızın sağlıklı gıdaya erişimi için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. 2024 yılı içerisinde 1,3 milyon denetim gerçekleştirilmiş ve toplamda 1,4 milyar lira idari ceza uygulanmıştır. Ürünlerine hile karıştıranlar veya halkın cebine el atanlara karşı tolerans göstermeyeceğiz. Denetimlerin 2025’te daha da yoğunlaşacağını belirtmek istiyorum.
Serbest piyasa ilkeleri çerçevesinde 85 milyonun hak ve hukukunu en iyi şekilde koruyacak, serbest piyasanın işleyişini sağlıklı hale getireceğiz. Hayat pahalılığı ile mücadelede vatandaşlarımıza da görev düşmektedir. Fahiş fiyat uygulayan ürünleri boykot etme hakkını kullanarak, fırsatçılara karşı duruş sergileyebiliriz. Devlet ve millet olarak ortak hareket edersek, enflasyonla mücadelede daha etkin sonuçlar elde edebiliriz. Son 1,5 senede bu konuda önemli adımlar attık; enflasyon düştükçe herkesin alım gücü artacaktır. 2025 hedefimiz, bu meseleyi büyük ölçüde çözüme kavuşturmak.
Asrın felaketi sonrası bölgede büyük bir inşa seferberliği başlatmış durumdayız. Bu kapsamda günümüz fiyatlarıyla toplamda 2,6 trilyon lira harcadık, bu da bugünkü döviz kuru ile 75 milyar dolara tekabül etmektedir. 155 bininci yuvamızın anahtarlarını Kahramanmaraş’ta, afetzede kardeşlerimize teslim etmiş bulunuyoruz.
Yakında 201 bininci yeni yuvanın ve işyerinin anahtarlarını da hak sahiplerine vereceğiz. 2025 yılı, deprem bölgesinin öncelikli gündem maddesi olacak. Depremzedelere ait işyeri açmadığımız hiçbir birey kalmayacak. 584 milyar lira bütçeden kaynak ayırdık. ‘Erdoğan bu enkazın altında kalır’ diyen muhalefet, 2025 yılında da yüzlerini ekşitecek.
Bu coğrafyada masada bulunan gücünüz, aynı zamanda fiziksel gücünüzden gelir. Tarih, bu gerçeği bir kez daha göstermiştir. Zayıfladığımızda, düşmanlarımızın kimi hedefler peşinde koştuğunu defalarca yaşamışızdır. Sevr anlaşması bu durumu bizlere izlettiği bir belgedir.
2002’den itibaren temel amacımız milletimizin bir daha asla beka sorunu yaşamamasını sağlamaktır. Savunma sanayi yatırımlarımız, savaşa değil barışı korumak içindir. Türkiye, dostları için güven kaynağıdır, ama düşmanlarına da gereken yanıtı verme kabiliyetine sahiptir.
2002’de savunma sanayiinde sadece 56 firma varken, bu sayı 3 bin 500’ü geçmiş durumda. Sektörün cirosu 15,5 milyar dolara ulaştı. İHA, SİHA ve savaş gemisi üretiminde öncü ülkeler arasındayız. Geçen yıl uzay, hava, deniz, elektronik harp ve AR-GE alanlarında birçok önemli projeyi hayata geçirdik.
KAAN ve Hürjet’in uçuş testlerine devam ediyoruz, Gökbey’in ilk teslimatı da gerçekleşti. Deniz sistemleri için Piri Reis’i görevde göreceğiz. Yerli ve milli olarak geliştirilen Çelik Kubbe sistemine ‘Bismillah’ dedik. Savunma sanayi projelerimizi saymakla bitiremeyiz.
2024 yılına dair çalışmalarımızı sosyal medya üzerinden 31 Aralık’ta açıkladık. 2025 yılında da 85 milyon için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Terörsüz bir Türkiye hedefimiz en önceliklerimizden biri olmaya devam edecektir. Arkasında terör ve terörizm barındıran bir siyaset anlayışına izin verilmemelidir.
Suriye’de yaşanan devrim, bölgede yeni bir dönemi başlatmıştır. Suriye’nin parçalanmasına asla rıza göstermeyeceğiz. Bu konuda bir risk algıladığımızda hemen gerekli adımları atacağız. Farklı senaryolar geliştirenler, güncel gelişmeler ışığında gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktır. Silahlar yer altına gömülecektir.
Türkiye, beka ve güvenliğini koruma konusunda kararlıdır. Gerekirse ‘bir gece ansızın gelebiliriz’ mesajını vermektir. Terör baronları ve halkı tehdit edenlere karşı duruşumuzu göstermekten geri durmayacağız. Bölücü örgütler ve Suriye’deki uzantıları için çember her geçen gün daralmakta.
İktidar ve ittifak olarak terörsüz Türkiye amacımıza ulaşacağız. Bu sürecin barışçıl bir şekilde ilerlemesini umut ediyoruz. Eğer bu yol tıkanırsa, devlet gerekli müdahaleyi kararlılıkla yapacaktır.
Güçlü toplumlar, ancak güçlü ailelerle mümkündür. Bu konuda ciddi meydan okumalar bulunmaktadır. LGBT konuları, ailenin temel varlığına yönelik en önemli tehditlerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Doğum hızının gerilemesi dikkat çekici ve alarm vericidir. 3 çocuk çağrımızın önemini yeniden anlamış oluyoruz. Bu bağlamda 2025’i Aile Yılı ilan etmeyi karara bağlamış bulunuyoruz. Aile yapımızın korunması ve güçlendirilmesi için yoğun çalışmalar yürüteceğiz.
Ulaştırma hükümeti, başarılı olduğu alanlardan biridir. Uçtan uca yerli ve milli 5G haberleşme sisteminin ihalesini 2025 yılında gerçekleştirmeyi planlıyoruz. İlk sinyalin ise 2026 yılında alınması hedeflenmektedir.
Kuduz Köpek 2 Kişiyi Isırdı, Mahalle Karantinaya Alındı
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.