35,4643$% -0.06
36,5402€% -0.17
43,3842£% 0.1
3.070,28%0,58
5.003,00%0,40
3525531฿%2.57917
Gıda takviyeleri, son yıllarda sağlıklı yaşamı hedefleyen bireyler arasında giderek popüler hale geldi. Sosyal medya platformlarında influencerların tanıttığı bu ürünler, vitamin ve mineral eksikliklerinden cilt sağlığına kadar geniş bir yelpazede fayda vaad ediyor. Ancak, bu ürünlerin bilinçsiz kullanımının beraberinde getirdiği riskler de göz ardı edilmemeli. Yanlış veya gereksiz şekilde alınan gıda takviyeleri, vücuda zarar vermekle kalmayıp, ciddi sağlık sorunlarına da yol açabiliyor.
Sosyal medyada tanıtılan gıda takviyelerinin içeriklerinin ve etkilerinin bilimsel olarak ne kadar güvenilir olduğu sıklıkla sorgulanıyor. Uzmanlar, gıda takviyesi kullanmadan önce mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılması gerektiğinin altını çiziyor.
Çocuklar, hamileler ve kronik hastalıkları olan bireyler için bilinçsiz gıda takviyesi kullanımı, çok daha büyük riskler taşıyor. Peki, bu takviyeler nasıl kullanılmalı ve bilinçsiz kullanımın sonuçları neler? Bu sorular üzerine, Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi’nden Diyetisyen Berrin Bayraktar ile söyleşi gerçekleştirdik.
Influencerlar, kendi sağlık deneyimlerini paylaşarak takipçilerinin belirli gıda takviyelerini kullanmalarını teşvik etti. Onlar, insanların daha enerjik, daha güzel bir cilde sahip olmaları ve kendilerini iyi hissetmeleri için takviye kullanmalarını önerdiler.
Doğru beslenme alışkanlıkları ve sağlık bilincinin artması, gıda takviyelerine olan ilgiyi önemli ölçüde artırdı. Diyetisyen Berrin Bayraktar, bu durumun sosyal, ekonomik ve kültürel nedenlere dayandığını ifade ediyor. Sağlık sorunlarının yaygınlaşması, bireylerin sağlıklarına daha fazla dikkat etmesine neden olurken, özellikle 30’lu yaşların ardından yaşlanma kaygıları da artış gösterdi. Pandemi döneminde bağışıklık sistemini güçlendirme ihtiyacıyla C vitamini, çinko, D vitamini gibi takviyeler sıklıkla tercih edildi.
[Fotoğraf: Getty Images]
Yoğun çalışma temposu ve yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme eksikliklerine yol açtı. Diyetisyen Bayraktar, vegan ve vejetaryen beslenme tarzlarının sosyal medya aracılığıyla daha görünür hale gelmesinin de etkili olduğunu belirtiyor. Bu beslenme biçimlerinin benimsenmesi, vitamin ve mineral eksikliklerine neden olurken, takviyeye olan ihtiyacı artırdı.
Spor ve fitness kültürünün de gıda takviyeleri konusunda artışı sağladığı ifade ediliyor. Diyetisyen Bayraktar, kas gelişimini desteklemek ve enerji sağlamak amacıyla protein tozları, amino asitler ve performans takviyelerinin kullanıldığını vurguluyor. Her bireyin sağlık durumu, yaşam tarzı ve beslenme ihtiyaçlarının farklı olduğunu da hatırlatıyor.
Sosyal medyanın gıda takviyelerine olan ilginin artmasında önemli bir rol oynadığını belirten Diyetisyen Bayraktar, bu platformların bireylerin bilgiye hızlı ulaşmasına olanak sağladığını ifade ediyor. Ancak, sosyal medya aracılığıyla yayılan takviye önerilerinin her zaman güvenilir olmadığını vurguluyor.
Sosyal medyada önerilen gıda takviyelerini kullanmanın ne kadar doğru olduğu sıkça tartışılmakta. Diyetisyen Bayraktar, bu konuda dikkat edilmesi gereken noktaları sıralıyor: “Bu tür önerilerin her zaman doğruluğu veya güvenilirliği sorgulanmalıdır. Çok geniş kitlelere hitap eden bu insanlar, genellikle kişisel deneyimlerini paylaşıyorlar ve belirli bir ürünü öneriyorlar. İlgili tavsiyelerin arkasında bilimsel verilerin olup olmadığını sorgulamak gerekiyor.”
Ayrıca, gereksiz gıda takviyelerinin kullanımının sağlık kaybına yol açabileceğine dikkat çekiyor. Her bireyin sağlık durumu ve ihtiyaçları farklıdır. Bu nedenle, her takviyenin bir profesyonel ile görüşülmeden kullanılmaması gerektiği vurgulanıyor.
Bilinçsizce alınan gıda takviyelerinin aleyhinde pek çok sağlık sorunu gelişebilir. Alerjik reaksiyonlar ve sindirim problemleri bu sorunların başında yer alıyor. Diyetisyen Bayraktar, bazı vitamin ve minerallerin aşırı miktarda alınmasının toksik etkilere yol açabileceğini belirtiyor. Özellikle A, D, E ve K vitaminleri gibi yağda çözünen vitaminler vücutta birikir ve böbrek veya karaciğer yetmezliğine yol açabilir.
Yüksek dozda kullanılan C vitamini, böbrek taşı oluşumuna neden olabilir. Antibiyotiklerle yanlış probiyotik kullanımı ise tedavi etkinliğini azaltmakta, aşırı probiyotik kullanımı da bağırsak floranızı bozabilmektedir. Ayrıca, kan sulandırıcı ilaçlarla gıda takviyelerinin kullanılmasının kanama riskini artırmak gibi ciddi sağlık problemleri yaratabileceği de belirtiliyor.
Gıda takviyelerinin belirli sağlık problemleri veya beslenme eksiklikleri için kullanılması gerektiğinin altı çiziliyor. Dengeli ve çeşitli bir diyetin sağlık için en önemli unsur olduğuna dikkat çeken Diyetisyen Bayraktar, düzenli ve dengeli beslenen bireylerin ek bir vitamin veya mineral almasına gerek olmadığını belirtiyor. Bu tür bir beslenme planının uzman bir diyetisyen tarafından hazırlanması gerektiği de vurguluyor. Gıda takviyeleri, düzenli beslenmenin yerine geçmemeli; yalnızca eksik besin öğelerini tamamlamak veya belirli sağlık sorunlarına yardımcı olmak için kullanılmalıdır.
Kanserde Umut: Ölüm Oranları Düşüyor!
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.